Lale Kolye

Lale kolye, her dönemin favorisi olan takılardır. Peki, lale figürü ile tasarlanan takılar ne anlama gelmektedir? Lale figürü, yüzlerce yıldır insan hayatında olan önemli bir semboldür. Üstelik bu coğrafyada çok sayıda simgeden çok daha önemli bir tarihe sahiptir. Edebiyatta ilk kez Mevlana’nın kullandığı lale, “Lalename” ismi verilen risalelerde toplanmış ve Türk edebilatında sıklıkla yer bulmaktadır. Ayrıca Anadolu’daki büyük devletlerin saraylarına lale bahçeleri kurulmuştur. Lale kolye de insan hayatında önemli bir aksesuar olarak yerini almaktadır. Lale, görsel güzelliğin ve estetiğin bir simgesidir. Ayrıca lalenin Türk kültüründe önemli bir yeri vardır. Resimden minyatüre, çiniden çeşitli el sanatlarına kadar çok sayıda sanatçıya ilham veren lale, İslamiyet’te ve Tasavvuf’ta da özel anlamlar taşımaktadır. Rengi ve şekli nedeni ile de sıklıkla “sevgilinin yüzüne, yanağına ve dudağına” benzetilen lale, aşkı ve aşk duyulan güzel sevgiliyi de simgelemektedir. Dolayısı ile lale kolyeler de bu anlamda çok önemli olmaktadır. Hele pırlanta ile şekillenen lale kolyelerin anlamı çok daha derin olmaktadır.

Lale kolye, son dönem takı modasında sıklıkla kullanılmakta, aşkın, sevginin ve sevilinin temsili olarak ortaya çıkmaktadır. Lale kolye bu derece önemliyken pırlantalı lale kolyeler de çok farklı anlamlar taşımaktadır. Lalenin aşkı ve sevgiliyi anlatmasının yanında pırlantanın da sonsuzluğu sembolize etmesi, yoğun aşkın sonsuz olduğunu belirten en önemli simge olmaktadır. İki pırlantanın birbirine benzemediği düşünülürse, lale kolyenin hediye edildiği kişinin durumu çok daha net ortaya çıkmaktadır. Ancak pırlanta lale kolye alırken pırlanta ile ilgili bilgilere de sahip olunması önemlidir. Pırlanta bir ürün satın alırken dikkat edilesi gereken ilk husus, 4C kuralıdır. Bu kural bilindiğinde pırlanta konusunda yanılmak neredeyse imkansızdır. Çıplak gözle bakıldığında bütün pırlantalar aynı gibi görünmektedir ancak hiçbir pırlanta diğerinin benzeri değildir. Pırlanta takı alırken kesim, berraklık, renk ve karat ağırlığı konusunda dikkatli olunmalıdır. Belirtilen bu hususlar, pırlantadaki 4C kuralını işaret etmektedir.Ayrıca kemer, taban ve bakım konusunda da bilgi sahibi olunmalıdır. Bu konularla ilgili deneyimsiz olanların, zevkine güvendiğin bir arkadaştan yardım alması gereklidir. Pırlantalar genel olarak renksiz gibi görünmektedir ancak bütün pırlantalar arasında ton farkları vardır. Renksize yakın olan pırlantalar daha değerlidir. Kahverengi ve sarıya çalan pırlantalar ise nişan yüzüğü olarak kullanılmamalıdır. Pırlantanın kesimi, estetik bir görüntüye sahip olması ve ışıltılı bir görünüm kazanması açısından önemli bir işlemdir. Genel olarak alıcıların yaptığı hata, şekille ve kesimi aynı şey sanmalarıdır. Şekil kişisel zevke göredir kesim ise açı ve oranın çok iyi hesaplanarak pırlantanın ışıltılı olmasını sağlamaktadır. Pırlantaya karakteristik özellik satan da berraklıktır. Doğada kusursuz pırlanta çok az bulunmaktadır ve dolayısı ile bunların fiyatları oldukça yüksektir.

Lale kolye hele ki pırlanta ile tasarlanırsa son derece gösterişli bir görünüme sahip olmaktadır. Ancak pırlanta lale kolye alırken karat ağırlığını da bilmek gereklidir. Karat, pırlantanın ağırlığını ölçmektedir. Kesim, renk ve berraklık konusunda kararın verilmesinin ardından karat ağrılığına karar verilmesi gereklidir. Karat ağırlığına karar verilirken bütçe göz önünde bulundurulmalıdır. Karat ağırlığı arttıkça pırlantanın fiyatı artmaktadır. Küçük boyutlara sahip olan bir pırlantanın karat ağırlığı fazla olabilmektedir ve bu da pırlatanın fiyatının yüksek olmasına neden olmaktadır. Aynı şekilde büyük ebatlardaki bir pırlantanın karat ağırlığı düşük olabilmektedir. Bu durumda iri bir kolyenin fiyatı daha uygun olabilmektedir. Bu nedenle pırlantalı bir kolye satın alınırken ürünün kaç karat ağırlığa sahip olduğu sorulmalıdır. Ayrıca dikkat edilmesi gereken bir başka husus da pırlantanın sertifikasının olup olmadığıdır. Ayrıca kesinlikle sertifikalı pırlantalı Ürdün satın alınmalıdır.